Yapıları sarsıntıya sağlam yapan bu teknoloji, şayet yıllar evvel ülkemizde daha sık kullanılmış olsaydı bugün sarsıntının acıları bu kadar ağır olmayacaktı. Yıllardır dünyada kullanılan, ülkemizde birtakım yapılara yerleştirilen “sismik izolatörler”, sarsıntının yarattığı sarsıntıyı sönümleme özelliğine sahip.
60 YILA KADAR DAYANABİLME ÖZELLİĞİ
Betonarme perdelerin ve taşıyıcı kolonların altına yerleştirilen sismik izolatörler, zelzele sırasında sağa ve sola yanlışsız kayarak sarsıntının tesirini azaltıyor. Yük altındaki izolatör sistemi, üst katların hissedeceği sarsıntıyı yüzde 80’e kadar azaltabiliyor. Böylelikle binalarda hasar oluşmasının önüne geçiliyor.
Webtekno’da yer alan haberde zelzelenin yarattığı enerjiyi sönümleyerek binanın hasar görmesini engellemesinin yanı sıra mobilyaların ve armatürlerin düşmesi sebebiyle oluşabilecek tehlikeleri de minimuma indirdiği aktarılıyor.
İzolatörler, kolonlara yerleştirilmeden evvel iki etapta denetim ediliyor.
Çok güçlü yüklemelere tabi tutulan prototiplerin; düşeyde 2.000 ton, yatayda 200 ton yükleme kapasitesi bulunuyor. İnce kauçuk katmanların ve çelik plakaların katmanlanmasıyla üretiliyorlar.
Kauçuk katmanlar sayesinde ozon, ziyanlı ultraviyole ışınlar, çeşitli kirleticiler, kimyasallar, pas ve neme karşı dayanıklılığı bulunuyor. Böylelikle vakitle oluşabilecek gereç bozulmaları önlenmiş oluyor. 60 yıla kadar dayanabilme özelliği de bulunuyor.
Türkiye’de 100 ve daha üzeri yataklı hastanelerde bu sistemin kullanılması 2013 yılından beri mecburidir.
1. ve 2. zelzele bölgelerinde inşa edilen hastanelerin altında bu sismik izolasyonlar bulunuyor.
Çok katlı binalar için binanın maliyetinin neredeyse %5 -%10 kadarı ediyor. Kullanılan izolatör sayısına, boyutuna ve çeşitli parametrelere nazaran farklılık gösterebiliyor.
Ülkemizdeki son zelzelede de gördük ki bu izolatörlerin kullanımı ne yazık ki hala yaygın değil.
